CV Hazırlama Tekniği

Cv hazırlamak çok uğraş verici bir o kadar da zaman alıcı bir iştir. Nedense hiç kimse cv hazırlamayı sevmez. Çünkü ne yazacaklarını bilmezler. Bilmediği şeyleri yazıp, bildiği şeyleri yazmazlar. Her şeyi abartarak yazarlar ve ne kendi yazdığını anlarlar ne de cv’yi okuyan bir şey anlar. Cv yazmak öyle basit bir makale yazmaya benzemez. Cv yazmak ile hiç bir bilginiz deneyiminiz yoksa oturun her alandan cv lere bakın. Biraz araştırmacı olun. Cv aslında sizsinizdir. Yani, sizin olmadığınız yerde, sizin yardımcınız, temsilcinizdir. Okunduğunda, sizin ne gibi biri olduğunuz, ne bilip ne bilmediğiniz hakkında bilgi sahibi olunabilmesi gereken şeydir.

Cv’nin hem içeriği, hem de şekli çok önemlidir. İyi bir Cv’de tek harf bile hata olmaz. Tek harf hata, iş görüşmesine kıyafetinizde bir leke ile gitmek gibi bir şeydir. Karşı tarafa bir şey fark ettirmemesi gerekir, ama göze hiç hoş gelmez. Harf hatasından başka, sayfaya yayılımı, görünüşü özenli ve düzenli olması gerekmektedir. Bilgiler tam olsa bile, şekilsiz ve düzensiz bir Cv, başka bir kişiyi sizin adınıza iş görüşmesine göndermek gibi bir şeydir. Her şeyinizi bilse ve doğru anlatacak olsa bile bunu yapmak istemezsiniz.

Gelelim içerik kısmına. Life’d yer alan makaleye göre yaygın olarak CV’lere yazılan ancak çıkarılmasının çok daha fazla yarar sağlayacağı bilgi ile cv’nizi rahatlıkla doldurabilirsiniz.

  • Kariyer hedefi (Objective statement):Yaklaşık 3-4 yıl önce CV’lerimize giren ve bir anda pek moda olan bu kısmı biz tam doğru anlayamadık. Bizim anladığımız şuydu: “Kariyer hedefi diye bi başlık koyuyoruz, sonra da çok süslü 2-3 cümleyle ben büyüyünce büyük adam olcam yazıyoruz”. Oysa ki doğrusu; o başvurduğumuz pozisyona ne katabileceğimiz ve o başvurduğumuz şirketteki kişisel hedefimizdi. Herkes birbirinden kopyalayarak “Okul hayatım boyunca öğrendiğim bilgilerle stajlarımda kazandığım deneyimleri bir araya getirerek şirketinize çok büyük faydalar sağlayacağıma inanıyorum” yazıyor. Hadi her başvuruya ayrı cümleler kurmaktan vazgeçtim, bari hangi departmanı, hangi pozisyonu hedeflediğimizi yazsaydık… İşte bunu yapamadığımız için, en iyisi bu kısmı tamamen silmek.
  • Kişisel bilgiler: Profesyonel olmayan özel hayata dair bilgiler vermek, CV’nizde gereksiz yer kaplamaktan başka bir göreve sahip değil. Kaç çocuğunuz olduğu o ilk 30 saniye içinde İK’cıya anlatmanız gereken asıl şey mi? Bence değil. Evet biz Türk milleti olarak özel hayata girmeyi pek seviyoruz ancak yine de belli başlı bilgilerin dışına çıkmamakta yarar var. Bunun yanında örneğin ABD’ye bir başvuruda bulunuyorsanız yaşınızı ve doğum tarihinizi de yazmamalısınız. Orada ayrımcılık konusu fazlaca hassas olduğundan bu tür bilgileri ne onlar sormalı ne de siz vermelisiniz. Eğer kişisel bir web sayfanız olursa daha verimli olabilir.
  • Hobiler: “Kitap okumak, maça gitmek” yazacaksanız bence o kısmı tamamen silmelisiniz. Eğer sizi diğer binlerce başvuru arasında farklı kılacak bir hobiniz varsa, örneğin haftada bir “Capoeira” dersi alıyorsanız bunu yazabilirsiniz, ya da haftasonlarında gönüllü Tango eğitmenliği yapıyorsanız bu sizi diğerlerinden ayıracaktır.
  • “Referans bilgileri istenildiği takdirde verilecektir.”: Artık sadece boşuna yer kaplayan bir cümle. Evet şık duruyor, “bak referansım da var yani” imasında bulunuyor ancak herkes yazıyorsa artık bir manası kalmamış demektir. Bu kısmı çıkararak 2 satır daha kazanabilirsiniz.
  • Fotoğraf: Eğer ABD’deki bir pozisyona başvuruyorsanız fotoğrafınızı kesinlikle kaldırmalısınız. Zira fotoğraf bulunan CV’leri direkt sildikleri yönünde duyumlar var. Eğer işe siyah bir vatandaş başvuruyorsa beyaz İK’cılar fotoğrafı görünce bilinçsizce ön yargılı yaklaşabilirler diye böyle koruyorlarmış kendilerini. Türkiye’deyse tam tersine, fotoğrafı olmayan CV’ler özensizdir gibi bir algımız var. O yüzden cv’nize asla ve asla vesikalık sabit bir fotoğraf koymayın. Canlı kendinden emin gösterişli bir fotoğraf koymanızı tavsiye ederim..
  • Ufak iş tecrübeleri: Üniversite yıllarında birçoğumuz gerek maddi katkı olsun diye gerekse eğlenceli görünen “saçmasapan” işler yaptık. Örneğin ben bir ajansa kaydolup dizi ve filmlerde figuran olarak yer almıştım. Bana gerçek anlamda hiçbir faydası olmayan bu iş tecrübesini CV’me yazmak benim iki sayfa limiti dahilinde yer verebileceğim başarılarımın ve gerekli bilgilerimin yerlerinden çalacak. Aynı şekilde, stand hostesliği, çeviri, kitapçıda yarı zamanlı çalışmak gibi ufak işler, eğer başvurduğunuz pozisyonla bağdaşmıyorsa bence yazmamalısınız.
  • Ek belgeler: Eğer iş ilanında aksi belirtilmemişse sadece CV’nizi ve önyazınızı göndermelisiniz. Bazı adaylar sanırım “garantiye alma” amacıyla kan grubu belgesinden diplomasına kadar her şeyi ekleyip başvuruyor. “Bu dosyalar da neymiş acaba” diye açıp bakarken gitti işte 30 saniyeniz.
  • İletişim bilgilerinde aşırıya kaçmak: İlgili İK’cı size görüşmeye davet etmek istediğinde CV’nizdeki 3 cep telefonu numarasından hangi birini arayacağını şaşırabilir, aralarından rastgele seçerek aradığı biri adaya değil, adayın ablasına ait olabilir, o abla da tesadüfen o İK’cının arkadaşı çıkabilir. (Yaşanmıştır! :)) Yine muhtemelen “garantiye almak” adına yapılmış bu hareket sizi görüşmeye davet etmek isteyen İK’cıda önyargı oluşmasına sebep olabilir. “Bana ulaşamazsa babama ulaşsın” diye düşünerek size ait olmayan iletişim bilgileri vermeyin, daha olumsuz durumlar yaşanmasına sebep olabilirsiniz.
  • Uzun paragraflar: Geçmiş iş tecrübelerinizin açıklama kısmını uzun bir paragraf olarak yazmak yerine madde işaretlerini kullanın ve daha rahat okunabilir bir hale getirin.
  • İmla hataları: “Yazılmaması gereken şey: imla hatası”, evet bence de pek mantıklı durmuyor, zaten yapılmaması gereken bir şeyi neden tekrar hatırlatalım ki diye düşünebiliyor insan. Oysa ki özgeçmişlerde o kadar çok imla, noktalama ve dil bilgisi hatası yer alıyor ki, CV’yi inceleyen kişi ister istemez “Daha kendi doğduğu şehrin ismini doğru yazamayan bir adaydan bizim şirkete nasıl bir fayda gelir ki” diye düşünüyor.

Dipnot: CV dosyanızın adını cv,  resume, belge gibi değil de; mesela yalcin-guler-front-end-developer.pdf diye isimlendirmeniz de fayda var.

E-bültene Abone Ol Merak etmeyin. Spam yapmayacağız.

Yazar

Selam, ben Yalçın. Hayata 26 Şubat’da Hello World demiş, Aksaray Üniversitesi Bilgisayar Programcılığı mezunuyum. Şu anda Getir'de Depo Sorumlusu olarak çalışmaktayım.

İlgili Yazılar

1 Yorum

Gayet bilgilendirici bir yazı olmuş. Söylediklerinizi dikkate alıp tekrar özgeçmişim üzerinde değişiklik yapacağım.

Yanıtla

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

close